BİR VALİNİN İZİNDE: SABAHATTİN ÇAKMAKOĞLU’NU ANMAK

Abone Ol

Başlarken: Hatıraya Saygı ve Bir Söz Verme Zamanı

Tarih, ancak onu hatırlayan ve anlamlandıran toplumların nehrinde anlamlı akar…

23 Ekim 2024, bir dönem Mersin'in sakin ve vakur Valisi Sabahattin Çakmakoğlu'nu aramızdan ayrılışının birinci yılında rahmetle anacağımız bir tarih…

Bizler, bu anmanın ötesine geçmek, bir dönemi, bir idare anlayışını ve bir insanı, ruhunda ve fikirlerinde yeniden var etmek niyetindeyiz.

Bu, bir ismi zikretmekten ibaret bir hatırlama olmayıp; sorumluluk bilinciyle kaleme alınan, bir nesle rehber olacak mirasın kayıt altına alınmasıdır.

Biliyoruz ki, bir şehir kendisine hizmet edenleri unuttuğunda, hafızasını ve kimliğini kaybeder. Biz unutmadık, unutturmamak için yazmak amacındayız.

Keza, bir valiyi ölümünün ardından anmak, bir ismi yâd etmek değil; bir idare anlayışının inceliğini ve bir insanın yüreğindeki samimiyeti yeniden hissetmek, hissettirmek ve yaşatmaktır.

İşte bu amaçla kaleme aldığımız bu yazı dizisi, yarından başlayarak her hafta Cuma ve Pazar günleri olmak üzere siz okurlarla buluşacak; o ruhu, o inceliği ve o samimiyeti birlikte soluklandıracağız.

Amacımız, ilimizin bir dönem Valisi olan merhum Sabahattin Çakmakoğlu'nun kendi kaleminden dökülen hatıralarını, "Kaymakamlığımda, Valiliğim Yıllarında Yaşadıklarım" adlı eserini önümüze alarak, onun devlet adamlığı vakarını, Mersin’e bıraktığı hizmetleri ve kişisel zarafetini nesillere aktarabilmektir.

Bir Valiyi Anmak: Ölümün Ardından Hatırlamanın Değeri

Geçen yıl bugün, Mersin’in sessiz çınarı, bir devlet adamı olarak Sabahattin Çakmakoğlu aramızdan ayrıldı.

Benim için bu tarih, bir büyüğün, bir rehberin ardından dönüp bakma ve onun bıraktığı izleri derinden hissetme ve anlatma günüdür.

Kendileriyle aramızda, yıllar içinde örülmüş olan o içten bağ, hiyerarşik bir idare-personel ilişkisinin çok ötesine uzanırdı. Bu bağ, bazen bir baba-oğul sıcaklığına, bazen de dostane bir paylaşımın samimiyetine bürünmüştü.

Bugün, onun vefatının yıldönümünde başlattığım bu yazı serisiyle siz okuyucularımızı; "Mersin halkına hizmet etmiş, görevini vakar ve tevazu içinde yürütmüş bir valiyi" ve onun idare felsefesini anlamaya da davet ediyorum.

Merhum Çakmakoğlu'nun yaşamı, sıradan bir bürokratın kariyer basamaklarından ibaret değildi. O, Cumhuriyet döneminin yetiştirdiği "Mülkiye terbiyesi"nin nadide bir temsilcisiydi; görevini ciddiyetle yapmış, bu çerçevede insanlara derin bir tevazu ile yaklaşmayı prensip edinmiş biriydi.

Bu diziyi başlatmak, benim için kişisel bir anma olmayıp; tarihe ve şehre karşı hissedilen bir "sorumluluk"tur. Çünkü Mersin’in yollarında, meydanlarında, eğitim kurumlarında ve nihayetinde halkın kolektif hafızasında, onun emeğinden süzülmüş somut izler bulunmaktadır.

Devlet Adamı Ciddiyeti ve İnsanî Zarafetin Sentezi

Sabahattin Çakmakoğlu, klasik ve gerçek anlamıyla bir "devlet adamı"ydı. Üniformasız bir disiplin, gösterişsiz bir vakar taşırdı. Ancak onun vakarlı duruşu, soğuk ve mesafeli değil; bilakis, insanî bir sıcaklıkla örülmüş bir anlayışın tezahürüydü.

Mersin Valiliği döneminde kendisiyle tanıştığımızda, dikkatimi en çok çeken, idare ederken dahi incelikten ve nezaketten asla taviz vermeyişi olmuştu. Devlet, onun gözünde halkın üzerinde soyut bir güç değil; halkın hizmetinde, somut ve erişilebilir bir düzen idi.

Mülki idarede geçen onlarca yılın ardından kaleme aldığı "Kaymakamlığımda, Valiliğim Yıllarında Yaşadıklarım" (Çakmakoğlu, 2012) adlı kitabının önsözünde de aynı ruhun izleri görülür. Şöyle yazıyordu Sn. Çakmakoğlu:

"Aradan uzunca bir zaman geçmiş olsalar bile bunları artık yazmalıyım duygusu içinizden geliyor. Size göre kayda değer gibi olanların bile bir zaman sonrası unutulacaklarını düşünüyorsunuz."

Bu satırlar, elbette sıradan bir giriş cümlesi olamazdı. Bu düşünce, bir devlet adamının "zamanla ve kendi geçmişiyle hesaplaşmasıdır."

Çakmakoğlu, unutturulmaması gerekenin başarıları ve hizmetleri ve o başarıların arkasındaki insanî tecrübeler ve yaşanmışlıklar olduğuna samimiyetle inanırdı.

Nitekim merhum, "devlet ciddiyeti"ni bir otorite ve baskı aracı olarak kullanmayıp bir "hizmet sorumluluğu" olarak içselleştirmişti. Bu duruşun en dokunaklı yansımasını, muhterem eşi Nurten Hanım'a ithaf ettiği kitabının sayfaları arasına düştüğü şu satırlarda görmek mümkündür:

"El sanatlarımızın incelikli özellik ve güzelliklerini edinmelerinde örnek olmuş, sevecenliği ile hayatımızda biz yakınlarını yapıcı olmamızda daima teşvik etmiş olan kimliğiyle..."

Bir valinin, hayat yolculuğundaki en yakın mesaisi olan eşine bu denli ince, özenli ve derin bir dille teşekkür edebilmesi, idari ciddiyetin ardındaki o sıcak "insan"ı anlatmaya fazlasıyla yetmektedir.

Bu yönüyle merhum Çakmakoğlu hem vazife hem de vefa sahibiydi. Onun devlet adamlığını, bürokratik bir titizlik olarak görmek şöyle dursun, kökleri derinlerde olan bir "insan olma bilinci" taçlandırıyordu.

Yol Haritamız ve Bir Sonraki Buluşmamız

Bu yazı dizisinde, Sn. Çakmakoğlu'nun kendi el yazısıyla imzalayarak tarafıma hediye ettiği o kıymetli hatıratı rehber alacağız. 24 Kasım Cuma günü ilkini paylaşacağım ve her Cuma ve Pazar günü devam edecek buluşmalarımızda, izleyeceğimiz içerik haritası kısaca şöyle olacaktır:

Bir Devlet Adamının Portresi: Sn. Çakmakoğlu'nun kişisel özellikleri, hafızasının gücü, insan ilişkilerindeki samimiyeti ve ailesine olan bağlılığı.

Mersin'e Giriş ve İdari Anlayış: 25 Nisan 1984'te başlayan valilik süreci, şehre intibakı ve yönetim felsefesi.

Mersin'deki Hizmetleri ve Projeleri: Döneminde hayata geçirilen önemli projeler, altyapı çalışmaları ve şehrin kalkınmasına yönelik adımlar.

Basına Yansıyanlar ve Toplumsal Etki: Yerel basın ışığında, Mersin halkı nezdindeki yeri ve toplumda bıraktığı izler.

Veda ve Ankara'ya Uğurlanış: 13 Ocak 1988'de, muhteşem bir kalabalık tarafından Ankara'ya nasıl uğurlandığı.

Mersin'den Sonraki Üst Düzey Görevler: Emniyet Genel Müdürlüğü, Başbakanlık Müsteşarlığı, İçişleri Bakanlığı gibi kritik görevlere uzanan süreç.

Kaynakça

Çakmakoğlu, S. (2012). Kaymakamlığımda Valilik Yıllarında YAŞADIKLARIM (Sözkesen Matbaacılık Tic.Ltd.Şti b.). (G. Çaylı, & Ş. Sucu, Dü)

24.10.2025 | BİR VALİNİN İZİNDE: SABAHATTİN ÇAKMAKOĞLU’NU ANMAK -I-| Mülkiye’den Millî Savunma'ya: Sabahattin Çakmakoğlu'nun İz Bırakan Hayat Hikâyesi.