Haber / Hamdi Talaş
Akaryakıt sektöründeki önlenemeyen fiyat artışı doğal olarak ulaşım sektörünü de vurdu. Mersin’de sivil yolcu ücreti 17 TL iken öğrenci yolcu ücreti 11 TL olarak devam ediyor. Ancak önümüzdeki günlerde ücretlendirme listesine zamların yansıması bekleniyor.
“YAKIT TEK MASRAFIMIZ DEĞİL”
Yaklaşık 20 yıldır şoförlük yaptığını belirten Çevreyolu Otobüs Şoförü Faruk Aytaş, gider kalemlerinin büyümesinden dert yanarken bu zamları kendilerinin yapmadığını belirtti. Akaryakıt dışındaki giderlerinden bahseden Aytaş “Mazot 43 lira oldu. Yarın bir gün 45 olacak. Fiyatlar pek duracak gibi durmuyor. Ama bizim masrafımız yakıtla sınırlı kalmıyor ki. Bunun vergisi var, muhasebecisi var, lastiği var bakımı var, muayenesi var. Bir sürü şeyi var. Geçen bir araba götürdüm 20 bin lira masraf çıktı. Biz muayeneye gittiğimiz zaman her şeyine bakıyorlar. Lastiğin dahi bir ölçüm standardı var. Masraflarımızı düşündüğünüzde yakıt işin ucuz tarafı kalıyor” ifadelerini kullandı.
“ZAM İSTEĞİMİZ DEĞİL MECBURİYETİMİZ”
Artan fiyatlardan dolayı dert yanan Faruk Aytaş, ulaşım ücretlerine gelmesi beklenen zamlarla ilgili olarak kendi ellerinde bir durum olmadığını ifade ederek bu zamları kendisinin yapmadığını belirtti.
Aytaş “Biz 2 lira 3 lira zam yaptığımız zaman yolcu hemen bize hesap soruyor. Biz 1500 liradan aşağı yakıt almıyoruz. Yevmiye, yemek falan derken başa baş anca çıkabiliyoruz. Masraflarımız yakıtla sınırlı kalmıyor. Yakıta zam, lastiğe zam, bakıma zam, muayeneye zam. Yani her yerde zam. Şimdi, ulaşıma zam bizim isteğimiz değil ki. Bizim mecburiyetimiz. Bak Adana’ya. Orada ücretler 20 – 25 lira. Yani biz zam derken daha fazla kazanalım diye demiyoruz ki. Giderlerimiz arttığı için zam istemek zorunda kalıyoruz” sözleriyle birlikte kendisi de ortaya çıkan zamlar karşısındaki mağduriyetlerini dile getirdi.
“SAHTE ÖĞRENCİYLE BAŞIMIZ DERTTE. BİZİM EKMEĞİMİZLE OYNUYORLAR”
Yaklaşık 10 yıldır şoförlük yaptığını belirten bir diğer esnaf Cemal Obur ise işlerindeki en önemli sorun olarak öğrenci sistemini hedef gösterdi. “Bizim ekmeğimizle oynuyorlar” diyen Obur, belediyelerden bu sistem için destek istedi. Konuyu “Sahte öğrenci” diye adlandıran Obur, şu ifadeleri kullandı:
“Günlük en az 200 yolcu taşıyoruz. Bunun yarısı öğrenci. 50’si sahte öğrenci 50’si normal öğrenci. 50’sinden kabulüm. En ufak bir şikayetimiz yok ama kalan 50’si bizim hakkımızı yiyor. 50 yaşındaki adam gelip bana öğrenci fiyatı vermeye çalışıyor. Öğrenci kartı soruyorum yok diyor. Sivil ücreti almak istediğimde tartışma çıkıyor. Ben kimseyle tartışamam. Dakikayla çalışıyoruz, trafik var bura can taşıyoruz, ben çoluk çocuğumun rızkını burdan kazanıyorum. Ama bizim ekmeğimizle oynuyorlar. Sivil yolcu ve öğrenci fiyatı arasındaki makas çok büyük 6 lira fark var. Bize çok etki ediyor. 100 yolcu da 600 lira yapar. Bu benim yevmiyem nerdeyse. Öğrenci sisteminden muzdaribiz” sözleriyle şikayetini belirten Cemal Obur, sözlerini şu şekilde sürdürdü:
“Biz bunun Adana sistemine dönmesini istiyoruz. Öğrenciyse kart bassın. Biz öğrenciden para almayalım ve kart sistemiyle çalışalım. Belediyelerin belirlediği şekilde gitsin kartını alsın ve kart bassın. Öğrenciyse, belediyenin bunlara bir kart düzenlemesi yapması lazım. Dolayısıyla bizimle bir polemiğe girmeden kartlarını okutmaları lazım. Ben yolda öğrenci misin sivil misin tartışmasına düşemem. Kimseyle tartışamam. Biri bana ters bir şey söylediğinde karşılık veremem çünkü zabıta memuru başımıza biniyor. Lütfen biraz anlayışlı olsunlar. Bizim emeğimizle, ekmeğimizle oynamasınlar”