Özel Haber

Mersin Çevre Mühendisleri Odası uyardı: Mersin’de kuraklık kapıyı çalıyor

Yaz aylarının gelmesiyle birlikte aşırı hava sıcaklıkları kuraklık riskini bir kez daha gündeme getirdi. İklim değişikliğinin vurduğu Akdeniz Havzası’nın durumu Mersin’i ciddi şekilde etkiliyor. Olası kuraklık risklerini ve kentimiz için alınabilecek önlemleri Mersin Çevre Mühendisleri Odası Başkanı Sinan Can ile konuştuk.

Abone Ol

Haber / Ceren Seyran İnan

İklim değişikliği ve ekstrem hava olaylarının artışı dünyanın birçok ülkesini olduğu gibi Türkiye’yi de ciddi şekilde etkiledi. Dünya çapından ekstrem hava olaylarının artışı, yağışların bölgesel olarak düşmesi, hava sıcaklıklarının aşırı seviyelere ulaşması doğal afetleri de tetikler hale geldi. Yaz sıcaklıklarının Mersin’de yoğun derecede yaşanıyor olması kuraklık riskini bir kez daha akıllara getirdi. Tarım kenti olarak kabul edilen Mersin’de kış aylarında yağışların düşük olması, yüksek sıcaklığın yaşandığı yaz dönemini direkt olarak etkiliyor.

“Doğal afetlerin artması farkındalığı artırdı”

Akdeniz Havzası’nın durumundan doğrudan etkilenen Mersin için olası riskleri, kuraklık tehlikesini ve alınabilecek önlemleri Mersin Çevre Mühendisleri Odası Başkanı Sinan Can ile konuştuk. İklim değişikliğinin ve yarattığı risklerin farkındalığı hakkında konuşan Can, “Suya erişim ve sıcaklığın artması, insanların yaşamsal fonksiyonları gerçekleştirmesi için kritik öneme sahip olduğundan dolayı insanların doğrudan hissettiği bir konu. Örneğin sıcaklık ekstrem olarak arttığı zaman ya da yağış oranlarında ekstrem bir dağılım görüldüğü zaman insanlar bunu fark ediyor. İklim değişikliği ve kuraklık gibi konuları doğrudan ele alabiliyorlar, belirli önlemler almak için belli bir farkındalık sürecine de girebiliyorlar. Bu açıdan suya erişim konusunda sıcaklığın artması ve doğal afetlerdeki şiddetin artması insanlardaki farkındalığı da artırmaktadır. Bu konuda Türkiye’de ciddi bir gelişim var. İklim değişikliğinden çok fazla etkilenen bir bölgede yer almaktayız. Bu da tabii insanları bu konuda daha fazla düşünmeye, daha fazla farkındalık oluşturmaya yöneltiyor” dedi.

“Yağış oranları yüzde 16,3 azaldı”

2024 yılını ve bu senenin yağış dağılımını Mersin açısından değerlendiren Can, “İlk önce şunu söylemek gerekir; Amerikan Ulusal Okyanus ve Atmosfer Yönetimi’ne göre 2024 yılı dünyada son 175 yılın en sıcak en kurak yılı olarak ilan edildi. Ülkemize yansımasıyla birlikte 2024 yılı birçok ülke gibi Türkiye’de de en sıcak ve en kurak yıl oldu. 2024 verilerine bakacak olursak bir önceki yıla göre yüzde16,3 oranında yağışların azaldığını görüyoruz. Yağışın az olması demek sıcaklığın o kadar artması ve doğal afetlerin meydana gelmesi anlamına gelmektedir. Bu açıdan hem ülkemiz hem de Mersin iklim değişikliği ve kuraklıktan doğrudan etkilenen ülke ve kent olarak karşımıza çıkıyor” ifadelerini kullandı.

“Silifke yüksek kuraklık bölgesi”

Meteoroloji Genel Müdürlüğü raporlarında Mersin’e dair uyarıların yer aldığını hatırlatan Can, “Akdeniz Bölgesi’nde Antalya - Elmalı, Isparta ve Mersin - Silifke bölgesi şiddetli kuraklık yaşayan bölgeler arasına girdi. Bu veriler 12 aylık ortalamalara bakılarak alınıyor. Mersin merkez biraz daha orta kuraklık bölgeleri arasında yer alıyor. Bu nedenle genel müdürlüğün yayınlamış olduğu veriler, Mersin Silifke bölgesinin ciddi olarak kuraklık tehlikesi ile karşı karşıya kaldığını, Mersin’in de bu durumdan etkilendiğini ve önlem alınması gerektiğini gösteriyor” dedi.

“İklim değişikliği ve kuraklığı zihninizden çıkarmayın”

Yaz aylarına ve yüksek sıcaklıklara dönemsel olarak yaklaşan Mersin’in bu riskler karşısında nasıl önlemler alacağına dair konuşan Can, yurttaşlara şu sözlerle seslendi:

“Mersin’de özellikle son yıllarda ekstrem hava olayları ciddi anlamda yaşandı. Bu olayları yaşadığımız zaman farkına varıyoruz. Geçtiğimiz günlerde dolu felaketi birçok tarım arazisine etkiledi. Çiftçilerimiz mağdur olmuştu. Diğer yandan seller, su baskınları, dolu yağışları da diğer yaşam fonksiyonlarımızı ciddi anlamda etkilemektedir. Buradan şunu ifade etmek gerekir; ekstrem hava olayları artıyor, insanların buna göre önlemlerini alması gerekiyor. Sadece yağışlar açısından değerlendirmemek gerekiyor. Hava sıcaklığının aşırı artması demek de ekstrem afetler anlamına geliyor. Ben yurttaşlara şunu söylemek istiyorum; özellikle su tasarrufu burada oldukça önemli. Suyu bilinçli kullanmak demek iklim değişikliği ve kuraklık gibi doğal afetlerin karşısında durmak, önlem almak ve ona adapte olmak anlamına gelmektedir. Mersin’de de su tüketimi oldukça fazla, yaz aylarında özellikle yayla bölgeleri dediğimiz bölgelerde su erişimi oldukça sıkıntılı noktalara geliyor. Mersin’i besleyen Berdan Barajı zaman zaman eksik kotlara doğru inebilmektedir. Bu nedenle yurttaşlarımızın suyu bilinçli kullanması, iklim değişikliği ve kuraklık gibi sorunları zihinlerinden çıkarmaları gerekiyor.”