Haber / Ceren Seyran İnan

Her yıl onlarca kişi, özellikle de çocuklar ve gençler, basit ihmal ve bilinçsizlik sonucu boğulma nedeniyle hayatını kaybediyor. Yaz aylarının gelmesiyle birlikte serinlemek amacıyla deniz, göl ve havuzlara yönelen vatandaşlar için boğulma tehlikesi yeniden gün yüzüne çıkıyor. Verilere göre en çok risk taşıyan gruplar 1-4 yaş arası çocuklar ve 15-19 yaş aralığındaki genç bireyler olarak belirlendi. Uzmanlar, boğulma vakalarında çevredeki kişilerin yardım etme çabasının çoğu zaman panikle ve yanlış yöntemlerle gerçekleştiğine dikkat çekiyor. Panik halindeki bir kişiye doğrudan yaklaşmak, onu tutup çekmeye çalışmak, hem boğulmakta olan kişiyi daha fazla paniğe sevk edebilir hem de müdahalede bulunan kişinin kendi hayatını riske atmasına neden olabilir. Özellikle yüzme bilmeyen kişilerin suya girmesi kesinlikle önerilmiyor.

Soğukkanlı davranılması gerekiyor

Mersinliler 4 Aralık sabahına trafik kriziyle uyandı
Mersinliler 4 Aralık sabahına trafik kriziyle uyandı
İçeriği Görüntüle

Bu tür durumlarda atılması gereken ilk adımın profesyonel kurtarma ekiplerini çağırmak olduğu vurgulanıyor. Olay yerinde can simidi, ip veya uzun bir cisim varsa, bunlarla uzaktan müdahale etmenin daha doğru olduğu belirtiliyor. Boğulan kişiye doğrudan fiziksel temas, onun can havliyle müdahale edene sarılması veya onu suyun altına çekmesi gibi tehlikeleri beraberinde getirir. Bu nedenle müdahale edecek kişinin hem yüzme bilmesi hem de soğukkanlı kalabilmesi hayati önem taşır. Uzmanlar, boğulan kişiye ulaşıldığında onun başını suyun üzerinde tutmanın ve mümkünse sırtüstü pozisyona getirerek kıyıya doğru yönlendirmenin altını çiziyor. Ancak bu esnada da ani hareketlerden kaçınılmalı, kişiyi sakinleştirmeye yönelik kısa ve net sözlerle iletişim kurulmalıdır. Kıyıya ulaşıldığında, kişi bilincini kaybetmişse temel yaşam desteğine başlanmalı ve profesyonel ekipler gelene kadar müdahaleye devam edilmelidir.

Muhabir: Ceren Seyran İnan