Haber / Ceren Seyran İnan
8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla açıklama yapan İHD Mersin Kadın Komisyonu, kadın olmanın zorluklarına ve hak ihlallerine karşı mücadelelerine değindi. Komisyon adına açıklama yapan Zeynep Kaya, kadın cinayetlerine değinerek, “Yerleşik namus anlayışının erkeklere verdiği ‘güç’ ile erkekler, kadın cinayetleri işlemeye devam ediyorlar. Bir yılda, gün sayısından fazla kadın cinayeti işleniyor. Kaldı ki bunlar sanığın bilindiği kadın cinayetleri. Sanıkların belli olmadığı, faili meçhul kadın cinayetleri bu sayıların içinde sayılmıyor. Türkiye Cumhuriyeti devleti 2011 yılında kadına yönelik şiddet alanında bugüne kadar yazılmış en iyi uluslararası sözleşme olan Avrupa Konseyi İstanbul Sözleşmesi’ne imza atmıştı. Bu sözleşmenin en önemli ve belki de en belirleyici maddesi şuydu: ‘hiçbir örf, hiçbir adet, hiçbir namus anlayışı kadına yönelik şiddetin gerekçesi olamaz.’ Bunu kabul etmediler, bu sorgulamadan kaçtılar ve 2021 yılında tek bir kişinin imzasıyla Avrupa Konseyi İstanbul Sözleşmesi’nden imza çekildi” dedi.

“Kadın emeği ucuza satılıyor”
Kadınların özellikle emek alanında eşitsizliğe maruz kaldığını belirten Kaya, “Kadınlar emek alanında da büyük baskılara maruz kalıyorlar. Yaşamın tüm alanlarında kendilerine uygulanan şiddetin belki de en büyüğünü emek alanında yaşıyorlar. Emekleri sömürülüyor. Kadın emeği ucuza satılıyor. Kadın işçiler örgütlenirken erkek egemen anlayışın engellemelerine maruz kalıyorlar. Siyasette de kadının erkek egemen anlayışı yıkmak konusunda büyük bir mücadele vermesi gerekiyor” ifadelerini kullandı. Kadınların cezaevi koşullarını eleştiren Kaya, “Cezaevlerinde çok sayıda hasta kadın mahpus tedavi hakkına erişim sağlayamıyor. Yine cezaevlerinde bulunan adli ve siyasi kadınlara yoğun bir baskı yöntemi uygulanmakta. Kadınlar arama adı altında koğuşlarına giren görevliler tarafından tacize maruz kalıyorlar. Yaşamlarının tüm alanları sürekli kontrol ediliyor. Koğuşlara, hücrelere konulan kameralarla en mahrem anlarının bile gözetlendiğini görmek kadınları son derece etkiliyor” dedi.
“İnsan hakları savunucusu kadınlar olarak barış istiyoruz”
Kadınların barış isteklerini dile getiren Kaya, “Yaşadığımız sorunların temelinde yatan mesele Kürt meselesidir. Kürt meselesi barışçıl bir çözüm bulmadıkça, kadınlar hak ihlalleri yaşamaya devam edecekler. Bu nedenle de kadınlar barışa, barış süreçlerine son derece büyük önem veriyorlar. Kadınlar bu süreçte cezasızlığın son bulmasını, işlenen tüm devlet suçlarının açığa çıkarılmasını ve demokratik bir hesaplaşma ortamının yaratılmasını istiyorlar. Kadınlar cezasızlığa kurban gitmiş her acılı olayın yeniden sorgulanıp bir daha gerçekleşmemesi için üzerine düşen ne varsa tüm tarafların bu gerekleri yerine getirmesini talep ediyorlar. Bu nedenle yaşanan ve bugüne kadar içi doldurulmamış da olsa sürecin önemi dikkate alınarak kadınlar bu 8 Mart’ta barış taleplerini yüksek sesle dile getirmek istiyorlar. İşte biz insan hakları savunucusu kadınlar olarak barış istiyoruz diye yüksek sesle talep ediyoruz” sözlerini kaydetti.


