Haber / Ceren Seyran İnan
Mersin’in kültürünü, yapısını, dinamiklerini, demografisini ele alarak farklı kesimleri bir araya getiren bir çalışma yıllardır devam ediyor. Mersin’i düşünen birçok kesimden insanın bir araya geldiği ‘Kentine Duyarlı İnsanlar’ grubu, her gün kentin sorunlarını, gelişmeye açık yanlarını, geleceğini tartışarak kent dinamiğinde önemli bir yere sahip oluyor. ‘Kentine Duyarlı İnsanlar’ grubunu kuran 45 yıllık esnaf ve iş insanı Özcan Demir ile Mersin’i, kente sahip çıkma öykülerini ve kentin ekonomik dinamiklerini konuştuk. Mersin Perakendeci İş İnsanları Derneği (MEPİAD) Başkanlığını da yürüten Demir ile röportajımıza duyarlı insanlar platformunun anahtar yapısını anlatmasıyla başladık.
“Ayrım yapmadan her kesimden insanı bir araya getirdik”
Evli ve iki çocuk babası olan Özcan Demir, ailesi ile 45 yıl önce kurduğu Zeynep Çeyiz mağazalarını işletmeye devam ediyor. Yıllardır Mersin esnafı olarak kentin yapısının içinde olduğunu dile getiren Demir, “Yaşamayı, insanları, yemeyi, içmeyi, gülmeyi her şeyi seviyorum. Ben bu kentte dertlenen, sorumluluk duyan biriyim. Bu kent için dertlenenleri, bu kenti sevenleri bir araya getirmek için, sağcı, solcu, Alevi, Kürt, Türk ayrımı yapmadan tüm insanların bir araya geldiği bir tartışma platformu oluşturma düşüncesindeydim. Adını da ‘Kentine Duyarlı İnsanlar’ koyduk. Grubumuzda siyasetçilerden milletvekillerine, iş insanlarından çalışanlara kadar her kesimden insanlar var. Bu insanların birbirine saygı ve sevgi içerisinde tartışmalarını istiyoruz” dedi.
“Kentteki insanlar tartışsın, öğrensin istiyoruz”
Günümüzde insanların birbirinden ve kentten haberdar olmak için sosyal medyaya yöneldiğini ifade eden Demir, “Artık insanlar gazetelerdeki uzun yazıları, televizyonlardaki uzun haberleri izlemiyorlar ya da okumuyorlar. İnsanlarda okuma alışkanlığı yitirildi. Alabildiğine kutuplaştığımız bir ortamda bilgiyi taraflı aldığımız zaman düşüncelerimiz de taraflı oluyor. Bu anlayışı kırmak için bu grupta her kesimden insanın tartışmasını istiyoruz. ‘Kentine Duyarlı İnsanlar’ grubumuz gayet iyi gidiyor. Bilmeden gruptan çıkardığımız insanlar bir iki saatte grubun öneminden bahsederek hemen tekrar giriyor. Sayı sınırı olmasına rağmen kimseyi de çıkartmak istemiyoruz, insanların çok sevdiği bir grup. İnsanları; tartıştıran, tanıştıran, bir araya getiren, farklı düşünceleri bir arada tutan böyle bir grubun Türkiye’de örneği yok sanırım. Bazen sosyal deneyler, anketler yapıyoruz. Paylaştığımız bir haberi 1 saat içerisinde en az 600 kişi okuyor. İnsanlar tartışsın, öğrensin istiyoruz” sözlerini kaydetti.
“İnsanlar bu grup için ‘Bizim’ diyebiliyor”
Grupta Mersin’in çeşitli noktalarını, sorunlarını, yapısını konuştuklarını, tartıştıklarını belirten Demir, tartışmaların saygı çerçevesinde olduğunu yineleyerek, “Grupta tartışan insanlar bir araya gelebiliyor, konuşabiliyor. Bizim grubumuzun da zaten amacı bu. Farklı siyasette, düşüncede olan insanlar olarak günlük hayatta iş birliği yapıyoruz, oturup sohbet ediyoruz. Bundan üç ay önce adliye civarında bir çöp birikintisi olmuş, hemen grubumuza bir arkadaşımız attı. 2 saat sonra da belediyeden arkadaşlar da temizlenmiş halinin fotoğrafını atmışlar. Hemen akabinde bu grup için ‘Bizim’ diyen insanlar CİMER’den bile hızlı olduğunu söylüyor. Bu grupta belediye başkanlarımız, belediye başkanlarımızın yardımcıları, milletvekillerimiz, muhtarlar ve duyarlı vatandaşlar var” dedi.
“Mersin’i daha çok sevmeliyiz”
Mersin’in yapısının ve doğasının korunması gerektiğini vurgulayan Demir, “Mersin dünyanın en güzel kentlerinden bir tanesi. Mersin’de tüm siyasi partilerin milletvekilleri var. Tüm illerden vatandaşların yoğunlaştığı bir kent Mersin. Geleceği de açık olan bir liman şehir. Turizm, tarım, lojistik konusunda önü açık bir kent. Yerelde ve hükümette olan yöneticilerimiz de bunun farkında. Mersin’i daha çok sevmeliyiz. Bir de çevrecilere çok büyük görev düşüyor. İyi ki çevreciler var. Çevreciler olmasa açıkça söylüyorum liman şirketi daha ölçülü hareket etmezdi, Akkuyu Nükleer Santral inşaatı daha özensiz yapılırdı. Çevreciler olmasa dağlarımız, bayırlarımız, tepelerimiz talan edilirdi. Çevreyi korumalıyız, ormanlar konusunda halkı bilinçlendirmeliyiz. Su tüketimi konusunda bilinç aşılamalıyız. Her şeye tekrardan göz atmamız gerekiyor” diye konuştu.
“Mersin esnafı olarak kendimizi güncellemeliyiz”
Mersin’in esnaflar açısından ekonomik tablosuna da değinen Demir, “Ben aynı zamanda Mersin Perakendeci İş İnsanları Derneği başkanıyım. Derneğimizde tüm arkadaşlarımızın sorumluluğunda kendine duyarlı insanlarını da yürütüyoruz. Her şeyi birlikte tartışıyor, birlikte yürütüyoruz. Yeni dönemde esnaf anlayışı AVM’ler ile birlikte değişti. Çarşı kan kaybetti. Biz eski esnaf kültürünü korumaya çalışıyoruz. Ama kendimizi yenilememiz ve güncellememiz lazım. Bunun için çalışmalarımıza devam ediyoruz. Kendimizi derleyip toparlamamız, sosyal medyayı kullanmamız, insanlara yönelmemiz gerekiyor. AVM’ler açıldığında, internet alışverişleri arttığında esnaf kan kaybediyor. Eski annelerimiz, teyzelerimiz müşteri olarak gelmiyor çünkü artık onların çocukları bizleri değil de internet alışverişlerini tercih ediyorlar. Bu nedenle kendimizi hızlıca güncellememiz lazım” sözlerini dile getirdi.
