Haber / Gülsen Kaya
Günümüzde çocukların yürümeye başlamadan ekranlarla tanışması, okul öncesi çağdaki birçok çocuk gününün önemli bir kısmını ekran karşısında geçirmesi uzmanların uyarılarını iki katına çıkardı. Uzmanlar, bu alışkanlığın çocukların gelişimi üzerinde ciddi fiziksel ve psikolojik riskler taşıdığı konusunda uyarılarda bulunuyor. Yapılan araştırmalar, dijital ekran kullanımının sadece boş zaman etkinliği olmaktan çıkıp, çocukların eğlence, öğrenme, hatta sosyalleşme şekli hâline geldiğini ortaya koyuyor. Ancak bu dönüşüm beraberinde bazı tehlikeleri de getiriyor. Uzmanlar, çocukların gelişim döneminde ekran başında geçirilen uzun saatlerin; hareket yetersizliğine, göz yorgunluğuna, duruş bozukluklarına, uyku düzeninin bozulmasına ve dikkat dağınıklığına yol açabileceğini ifade ediyor.
Pandemi dönemi ekran bağımlılığını tetikledi
Özellikle COVID-19 pandemisiyle birlikte evde geçirilen sürenin artması, dijital cihazlara olan bağımlılığı daha da tetikledi. Uzaktan eğitim, çevrim içi etkinlikler ve sosyal izolasyon döneminde ekranlar hem eğitim hem de sosyalleşme aracı olarak kullanılmak zorunda kalındı. Bu dönemde kazanılan alışkanlıkların büyük bir kısmı pandemi sonrası da kalıcılığını sürdürdü. Çocuk gelişimi uzmanları, bu noktada en büyük sorumluluğun ailelere düştüğünü vurguluyor. Ebeveynlerin çocuklarıyla kaliteli zaman geçirmeleri, onları açık hava etkinliklerine teşvik etmeleri ve ekran süresini yaşlarına uygun sınırlarda tutmaları öneriliyor. Ayrıca, çocukların izlediği içeriklerin mutlaka denetlenmesi, şiddet veya yaşlarına uygun olmayan mesajlar içeren dijital materyallerden uzak tutulmaları gerekiyor.
Pedagoglar, çocukların fiziksel ve zihinsel gelişimlerinin desteklenmesi için ekran dışındaki etkinliklerin artırılması gerektiğini söylüyor. Bahçede oynanan bir saklambaç oyunu, evde birlikte yapılan bir puzzle, doğada geçirilen bir hafta sonu yürüyüşü, çocukların hem bedenlerini hem zihinlerini geliştiren önemli fırsatlar yaratıyor.

