Diş Hekimliğinin bir dalı olan Ortodonti, dişlerin çene kemikleri üzerinde düzgün şekilde yerleşmesi ve yüz düzensizliklerinin teşhis ve tedavisi ile ilgilenir. Bu amaç doğrultusunda çeşitli modern ortodontik aygıtlar geliştirilmiştir. Bu aygıtlar;

  1. Hasta tarafından takıp çıkartılabilen hareketli apareyler
  2. Sabit ortodontik aygıtlar (Örnek; Braketler, diş telleri, sabit çene genişletici aygıtlar vs)olarak iki başlık altında değerlendirilir.

Hareketli ortodontik apareyler laboratuarlarda üretilir ve ayarlanır. Bu özelliği, klinikte geçirilecek tedavi zamanını önemli ölçüde azaltır. Çıkartılabilir olması ve yapımında estetik materyallerin kullanılabilmesi yetişkin hastalar için daha çok tercih sebebidir.

Ek olarak çıkarılabilir apareyler çocuklarda büyüme döneminde yapılması gereken iskeletsel tedavi yöntemlerinin(örn; çene uzatma), sabit cihazlara nazaran daha kolay gerçekleştirilebilmesine olanak tanır.

Hareketli aygıtların en önemli dezavantajı tedavinin başarısı büyük ölçüde hastanın uyumuna bağlıdır. Bazen de kompleks diş hareketi gereken zorlayıcı vakalarda sadece hareketli aygıtlarla uygulanacak tedavi yetersiz kalabilir. Bu sınırlamalar nedeniyle çocuklarda hareketli apareyler tedavinin ilk aşaması için en yararlı olanıdır; ikinci aşamada ise sabit apareyler kullanılabilir.

Hasta uyumu gerektiren modern ortodontik tedavilerde sabit, çıkarılamayan apareyler gerekmektedir. Sabit braketlerin veya aygıtlarında en büyük dezavantajı estetik olarak zayıf olmasıdır.

Bu sebeple estetik kaygı taşıyan yetişkinlerin ortodontik tedavilerinde şeffaf plak tedavileri daha yaygın bir tercih nedeni olmaktadır.

Özetleyecek olursak her tedavi yöntemi de kendi içinde avantaj ve dezavantajlar taşır. Vaka seçiminde hangi yöntemin uygulanacağı tamamen kişiye özel bir tercih olup vakanın zorluk derecesi, hastanın tedaviye olan istek ve motivasyonu, estetik beklentileri ve sosyoekonomik durum tedavi seçeneğinde belirleyici rol oynar.