1 Haziran Pazar günü Servet Tazegül Spor Salonu’nda sadece bir basketbol maçı oynanmayacak. O gün Mersin’in kalbi sahada, parkede, potada atacak. Şehrin gururu Mersin Spor Kulübü, play-off ikinci maçına çıkarken yalnızca bir rakiple değil, büyük bir hayalin peşinden koşacak; Mersin’i sporun zirvesinde temsil etmek. Spor sadece skordan ibaret değildir. Bir şehri bir araya getiren, duyguları ortaklaştıran, heyecanı paylaşılır kılan nadir güçlerden biridir. Ve bu güç, taraftarın sesiyle hayat bulur. Tribünler dolmazsa, tezahüratlar yükselmezse, oyuncuların yüreğindeki ateş eksik kalır. O yüzden bu maç, sadece sporcuların değil, tüm Mersinlilerin maçı.

Bu takım, sahaya sadece top sürmek için değil; Mersin’in adını en yükseğe taşımak, bu kentin insanlarına umut olmak için çıkıyor. Onlar sahada mücadele ederken, bizlerin görevi onların yanında olduğumuzu hissettirmek. Çünkü her alkış, her tezahürat, her birlikte atılan slogan sahadaki enerjiyi katlar. Bu takıma inancımız, onların gücüdür. Unutmayalım ki bir kentin spor temsilcisi gücünü o kentin insanlarından alır. Takımın sırtındaki forma kadar, tribündeki her bir Mersinli de bu şehrin rengini taşır. O renkleri büyütmek, parlatmak bizim elimizde. Umudu kaybetmeden, galibiyete inançla kenetlenirsek, bu şehir çok daha fazlasını başaracak güce sahiptir. Bu sadece bir maç değil, bu bir birlik çağrısı. Bu maçta yalnızca beş oyuncu değil, on binlerce yürek mücadele edecek. Bu pazar, evimiz salon, görevimiz destek olmak. El ele, omuz omuza, birlikte daha güçlü!